Forex Piyasasında Dolar/TL İşlemleri: Fırsatlar ve Riskler
BY Ahmet Demir
|Ekim 13, 2025Piyasaya dışarıdan bakan biri için USD/TRY çoğu zaman “haberlere duyarlı” bir kur gibi görünür; oysa fiyatın gerçek ritmini anlamak, düzenli ve disiplinli bir okuma ister. İşte tam burada teknik dolar yorumu devreye girer: bu grafiğin bize ne söylediğini, neyi sakladığını ve hangi seviyelerde sessizce uyarı verdiğini yakalamak içindir. Kısacası, fiyatın dilini çözmeye çalışıyoruz; bazen fısıltıyla konuşur, bazen net bir komut gibidir. Bunun içinde trend, momentum, volatilite, dönüş formasyonları, neredeyse her şey var. Anlık manşetlerden ibaret olmayan sistemli ve ölçülü bir yaklaşım hedefliyoruz.
USD/TRY Paritesini Anlamak: Makro Fotoğrafın Kısa Özeti
USD/TRY’nin “karakteri” tarihseldir ve makro zemini atlamadan teknik okumaya geçmek, çoğu zaman hatalı sonuç doğurur. Bir yanda rezerv para birimi olarak dolar; diğer yanda yerel dinamikleri kuvvetle hissedilen lira. Para politikası tercihleri, enflasyon görünümü, faiz farkı ve risk iştahı; tüm bunlar fiyat davranışına çerçeve çizer. “Biz nerede duruyoruz?” sorusunun yanıtı genellikle bu çerçevededir. Kısa vadeli USD yorumu gündem akışına daha duyarlıdır; veri açıklamaları, merkez bankası iletişimi, jeopolitik başlıklar gibi.
Orta–uzun vade ise trend ve döngüleri önceleyen, daha ağır bir hikâye anlatır. Türkiye’de fiyatlama, dönemsel olarak enflasyon beklentileri ve para politikası sinyallerine aşırı hassaslaşabilir. Bu noktada sağduyu şarttır: tek bir manşete yaslanan dolar yorumu nadiren sürdürülebilir strateji üretir. Burada benim kişisel gözlemim şu: USD/TRY, aşağı yukarı tüm paritelerden daha fazla “rejim değişimi” sergileyebilir.
Bir süre düşük ivmeyle yatay seyreder, ardından birkaç güçlü kırılmayla bambaşka banda taşınır. Bu yüzden tek bir araçla yetinmek zordur; teknik okuma ile makroyu birlikte yürütmek, en azından hata payını daraltır. Kısacası, günün sonunda güncel dolar yorumu yaparken çerçevenin hem içini (fiyatın bugünü) hem dışını (hikâyenin bütünü) birlikte tutmak gerekir. Aksi hâlde, doğru görünen bir seviye, yanlış zamanlama yüzünden beklenmedik bir kayba dönüşebilir. Disiplin burada başlar.
Fiyat Davranışı ve Grafik Okuma: “Resmin Tamamını” Görmek
Tekniğe geçelim. USD/TRY gibi haber-akışına duyarlı paritelerde Dolar tTL grafiği okurken üç katmanlı bir yaklaşım işe yarar:
(1) Trend iskeleti ;
(2) Dönüş ihtimallerini haber veren yapılar ;
(3) Volatilite ve risk ölçümü. Bu üçü olmadan çizilen her ok, bir noktadan sonra şansa döner.
1) Trendin İskeleti: Zaman Dilimleri Arası Hiyerarşi
Trend tespiti, çoğu yatırımcının sandığından “çok daha katlı” bir iştir. Günlük grafikteki ana yön nedir? Aynı anda 4-saatlikte neler oluyor? 1-saatlikte ivme nerede?
- Çoklu zaman dilimi okuması, trendin gerçek resmini verir. Günlükte yükseliş trendi varken 1-saatlikteki düzeltmeyi “düşüş” sanmak, acele bir satışa sürükleyebilir.
- Basit hareketli ortalamalar (ör. 50/100/200), trend omurgası için pratik bir çerçeve sunar. Ortalamaların sıralanışı ve fiyatın ortalamaya göre konumu, trendin sağlığı hakkında ipucu verir.
- “Boğa mı, ayı mı?” yerine “Hangi zaman diliminde kim baskın?” sorusu daha faydalıdır. Çünkü Forex TL USD eşleşmesinde hareket çoğu zaman çok katmanlı akar; bir hiyerarşi kurmadan yapılan işlem, yanlış frekansta müzik dinlemek gibidir.
2)Dönüş Sinyalleri: Formasyonlar, Mumlar, Arz–Talep
Dönüşlerin bir anda yaşandığı düşünülür; oysa çoğu dönüş, izini yavaş yavaş bırakır.
- Çift tepe, omuz–baş–omuz, takozlar gibi. Bu formasyonlar sadece şekil değil, içinde piyasa psikolojisi de barındırırlar. Tepede satıcıların cesaretlenmesi, dipte alıcıların ısrarı gibi.
- Mum çubuğu (fiyat hareketi-price action) sinyalleri — pin bar, engulfing, doji kombinasyonları — kilit seviyelerde anlam kazanır. Rastgele bir doji ile güçlü dirençte beliren doji aynı şey değildir.
- Arz–talep bölgeleri: Eski yoğun işlem alanları sık sık yeni karar noktaları olur. Fiyat buralara döndüğünde “aynı oyunu” tekrar deneme eğilimindedir. Yine de, tek başına yeterli kanıt sayılmaz; onay sinyali aramak daha güvenli bir alışkanlıktır.
3) Volatilite ve Pozisyon Boyutu: Koruma Kalkanı
Volatilite ölçümü, sadece “dalga ne kadar büyük?” sorusu değildir; pozisyon boyutunu, zararı durdur- kârı al (stop–take-profit) mesafesini ve bekleme süresini belirler.
- ATR (Ortalama Doğru Aralık-Average True Range) gibi araçlar, stop mesafesi için nesnel bir zemin verir.
- Düşük volatilitede sıkı stoplar mantıklı olabilir; fakat yüksek volatilitede aynı disiplin “gürültüye” yakalanmayı artırır. Stopunuz, paritenin günlük nefesinden dar olmamalıdır.
- Risk, hesaba uygun ölçekte ve tekrarlanabilir olmalıdır. Bir işlemde “doğru yere” ve “yanlış boyutta” girmek, çoğu zaman yanlış sonuca çıkar.
Bu noktada uygulamaya dönük küçük bir parantez açalım: Ücretsiz ve risksiz pratik için TIOmarkets’ın Demo hesap açarak deneme imkânı, teknik sistemi “kağıt üstünden” gerçek akışa taşımak isteyenler için anlamlı bir adım olabilir. İş fikrini, kural setini ve psikolojik dayanıklılığı test etmek için faydalı bir köprüdür.
Seviye İnşası: Destek, Direnç ve Geçerlilik Testleri
Destek–direnç çizmek, ekranda iki çizgiden ibaret değildir; disiplin ister. Önce “önemli” tepeleri ve dipleri belirleyin. Sık dokunulmuş, hacimle onaylanmış bölgeler daha güvenilir olur. Fitil mi gövde mi? USD/TRY’de zaman zaman fitiller aşırı uzayabilir. Bu yüzden bant yaklaşımı (dar bir alan) tek çizgiden daha gerçekçi olur. Kırılım–onay–devam: Bir seviye kırıldığında, piyasa çoğunlukla geri dönüp “yoklama” yapar.
Bu geri dönüşte momentum ve mum kapanışları, seviyenin artık karşıt role geçip geçmediğini gösterir. Yanlış kırılımları ayıklamak için, kapanış bazlı teyit (ör. 4-saatlik kapanış) ve hacim (varsa) birlikte okunmalıdır. Aksi hâlde güçlü görünen hareket, sadece kısa süreli bir taşma olabilir.
Burada bir not daha: Seviye tek başına sinyal değildir; bunun üzerine bilgi şarttır. Trend yönü, volatilite, zaman dilimi uyumu ve haber akışıyla birlikte düşünülmeli. “Her yerde çalışan” bir şablon yoktur; “bizim hesabımızda, bizim risk profilimizle” çalışan bir sistem vardır. Bu bakış açısı, tekniği hayata bağlar.
Momentum ve İvme: Hareketin Motorunu Dinlemek
Trend var; peki ivme ne durumda? İvme zayıfsa, trend üzerinde bile geri çekilmeler şiddetli gelebilir.
- RSI/MACD gibi göstergeler, aşırı alım–satım okumalarının ötesinde, sapma (divergence) sinyallerinde değerlidir. Fiyat yeni tepe yaparken RSI bunu onaylamıyorsa, en azından fren mesafesini uzatmakta fayda var.
- Kesişimler, sıfır çizgisi geçişleri, histogram zayıflaması ; bunların hepsi birlikte anlamlıdır. Tek bir işarete yaslanmak yerine kümelenmiş kanıt aramak, “rastlantı riskini” azaltır.
- Momentumun “gücünü” okurken zamanlamayı da düşünüyoruz: Gün içi seans geçişleri, veri saatleri, düşük–yüksek likidite dönemleri önemlidir. Aynı sinyal, farklı saatlerde farklı sonuçlar doğurabilir.
Teknik analiz, olasılık yönetimidir; kesinlik üretmez. Disiplin, sabır ve standardize edilmiş kurallar, olasılığı kendi lehimize çevirmeye yarar. Yani strateji, günlük egzersizdir; tek seferlik bir “zeka pırıltısı” değil.
Strateji Kurmak: Planı Olan, Panik Yapmaz
Piyasaya girerken bir planınız yoksa, piyasa sizi yönlendirir. Bu yüzden strateji, hem rehber hem de koruyucu kalkan gibidir. İlk adım, zaman dilimini seçmektir: Gün içi işlemci misiniz yoksa swing yatırımcı mı? Her biri farklı USD yorumu temposu ister. Günlük ya da 4-saatlik grafiklerde hareket eden biri için sabır, kısa vadede işlem yapan biri içinse hız ve disiplin ön plandadır.
Giriş sinyali kadar, çıkış planı da belirleyicidir. Çoğu yatırımcı girmeyi bilir ama çıkmayı bilmez; halbuki asıl fark orada yaratılır. Örneğin fiyat, önemli bir Dolar TL grafik direncine yaklaşırken RSI zayıflıyorsa, burada alıcı olma fikri aceleci bir davranış olabilir.
Ya da tersine, trend destekten güç alıyorsa, küçük bir onay mumu sabırlı trader için yeterli sinyal olabilir. Planınızı yazılı hale getirmek, düşüncelerinizi disipline sokar. Her işlem öncesi şu üç soruyu sormak, büyük fark yaratır:
- Nerede gireceğim?
- Nerede çıkacağım?
- Ne kadar risk alabilirim?
Bu üç cevabı önceden netleştirmek, sonrasında paniğe yer bırakmaz. Plan, sizi piyasanın sesinden korur.
Risk Yönetimi: Kazanmak Değil, Devam Etmek
Başarılı yatırımcılar genellikle en çok kazananlar değil, en uzun süre hayatta kalanlardır. Çünkü forex’te kazanç, sürdürülebilirlik demektir. Pozisyon başına riski %1–2 aralığında tutmak, uzun vadede portföy sağlığını korur. “Zararı durdur (Stop-loss) koymak kaybetmektir” diyenler, genellikle çoktan kaybetmiştir. Stop, cezalandırıcı değil, koruyucu bir mekanizmadır. Her pozisyonun büyüklüğü, volatiliteye göre ayarlanmalıdır.
ATR değerine bakmadan rastgele lot açmak, direksiyonsuz araba sürmek gibidir. Burada bir parantez açalım: Sözleşme şartnamesi bölümünde TIOmarkets’ın sunduğu işlem koşulları, özellikle marjin gereksinimleri ve kaldıraç limitleri açısından net bilgiler içerir. Bu bilgiler, risk hesabınızı yaparken size objektif bir referans noktası sağlar. Kaldıraç potansiyelini tanımak, onu sorumlu şekilde kullanmakla başlar.
Kısaca söylemek gerekirse, risk yönetimi “zararı engellemek” değil, “kontrol altına almak” demektir. Bu farkı anlamak, profesyonellik ile amatörlük arasındaki ince çizgidir.
Piyasa Psikolojisi: En Büyük Değişken Biziz
Teknik sisteminiz ne kadar sağlam olursa olsun, psikolojik denge bozulduğunda her şey çöker. İnsan faktörünü göz ardı eden bir sistem, yarım kalır. Kararsızlık, genellikle bilgi eksikliğinden değil, güven eksikliğinden kaynaklanır.
Planınıza güvenmediğinizde, her fiyat hareketi sizi savurur. Aşırı özgüven de ters yönde tehlikelidir. Peş peşe gelen birkaç başarılı işlem, sizi sistem dışına çıkarabilir. Piyasa duygusuz değildir; tam tersine, duyguların toplu hareketidir. Fakat başarılı yatırımcı duygusunu tanır, kontrol eder ve yönlendirir. Bir noktada herkes kaybeder — mesele, o kaybın nasıl yönetildiğidir.
Deneyim, çoğu zaman başarısız işlemlerden doğar. Fakat hatayı fark edip aynı koşulda tekrarlamamak, işte bu öğrenmedir. Grafik okumayı öğrenmek bir şeydir, kendi tepkilerinizi okumak başka bir şey. İkincisi olmadan birincisi eksik kalır.
Zamanlama: Ne Zaman İşlem Açmalı, Ne Zaman Beklemeli
Birçok yatırımcının en çok zorlandığı nokta budur: sabır. Zamanlama, yalnızca sinyalin çıkmasıyla değil, piyasa koşullarının olgunlaşmasıyla ilgilidir. Trend güçlü değilse, en iyi sinyal bile yetersiz kalır. Piyasa yönsüzse, giriş yerine gözlem daha verimlidir.
Sessiz dönemlerde fırsat aramak, genellikle zorlamayla sonuçlanır. Burada küçük ama değerli bir nokta: MT4 ve MT5 platformları üzerinden Dolar-TL işlemleri yaparken kullanılan zaman dilimi ayarları, analiz doğruluğunu doğrudan etkiler.
Grafik verisinin kesintisiz akması, sinyallerin tutarlılığını artırır. Bu nedenle, TIOmarkets gibi uluslararası veri akışı güçlü platformlarda çalışmak, zamanlama hatalarını azaltabilir. İyi bir zamanlama, sabırla birleştiğinde “şans” gibi görünür; oysa bu sistematik bir hazırlığın sonucudur.
Farklı Senaryolarla Hazırlıklı Olmak
Hiçbir analiz %100 doğru değildir; ancak her analiz, doğru senaryolarla güçlendirilebilir. Ana senaryo: trend yönünde hareketin devam etmesidir. Alternatif senaryo: dönüş veya konsolidasyon. Beklenmedik senaryo: haber kaynaklı ani fiyat sıçramaları.
Bu üçlü, sizi “tek yönlü düşünme” tuzağından kurtarır. Piyasa her zaman planınızı onaylamaz; bazen sizi test eder, bazen reddeder. Önemli olan, her durumda bir “B Planının” olmasıdır. İşlem yapmadan önce, olasılıkları haritalamak bir alışkanlık haline gelmelidir.
Böylece fiyat hangi yöne giderse gitsin, zihniniz hazırlıklı olur. Panik değil, adaptasyon üretirsiniz. Ve unutmayın: grafikler değişir ama yöntem değişmemelidir. Tutarlılık, başarıdan önce gelir.
Günlük Analiz Rutini: Disiplinin Sessiz Gücü
Her sabah aynı saatte kahve içmek gibi piyasa okumayı da rutine çevirmek gerekir. Günü, Ekonomik Takvim ve son haber akışlarını kontrol ederek başlatın. Sürpriz veri açıklamaları, teknik planı baştan değiştirebilir. Günlük, 4-saatlik ve 1-saatlik grafiklerin hepsine kısa bir bakış atın.
Trend yönünü, volatiliteyi ve olası dönüş noktalarını not alın. Eğer yeni işlem planlıyorsanız, önce mevcut pozisyonlarınızı gözden geçirin. Kural basit: açık pozisyon varken yeni macera aramayın. Burada küçük bir hatırlatma: TIOmarkets’ın Ekonomik takvim ve piyasa saatleri ilişkisi aracını kullanarak veri takibini organize bir şekilde yapmak mümkündür.
Böylece ani fiyat hareketlerinden etkilenmeden stratejinizi güncelleyebilirsiniz. Bu tür rutinler sıkıcı görünür ama aslında profesyonelliğin en sade hâlidir. Zamanla fark edersiniz: en iyi işlemleriniz, planlı günlerde gerçekleşir.
Kayıt Tutmak: Hafızaya Değil, Gerçeğe Güvenmek
Birçok yatırımcı kaybeder çünkü kendi hatalarını hatırlamaz. Halbuki her işlem, bir veridir; öğrenme malzemesidir. Her pozisyonun giriş, çıkış, gerekçe, sonuç ve duygu durumunu not alın. Başarılı işlemleri değil, başarısız olanları daha çok inceleyin; çünkü gelişim oradadır.
Aylık olarak performansınızı değerlendirirken kazanç değil, “doğru kural uygulama oranına” bakın. Bunu sistemli yapmak için bir Excel dosyası yeterlidir. Fakat dilerseniz TIOmarkets’ın Piyasa Analizi bölümündeki günlük analiz raporlarını takip etmek, kendi kayıtlarınızı kıyaslamanız için oldukça etkili olabilir.
Stratejiyi Geliştirmek: Değişmeyen Kurallar, Güncellenen Araçlar
Piyasa değişir, ama sağlam prensipler değişmez.
- Trendle savaşmayın, onunla yaşayın.
- Giriş sinyalleriniz basit olsun, karmaşık sistemler çoğu zaman güveni bozar.
- Kâr alma noktalarınızı “para korkusu” değil, sistem belirlesin.
Zaman zaman yeni göstergeler, yeni fikirler denemek faydalıdır. Fakat her yeniliği sisteminize dâhil etmeden önce test edin. Demo hesap açarak stratejileri risksiz şekilde denemek, sadece acemi yatırımcılar için değil, deneyimli yatırımcılar için de akıllıca bir yöntemdir. TIOmarkets bu konuda pratik bir alan sunar; gerçek piyasa akışı içinde sanal sermayeyle karar verme kasınızı geliştirirsiniz.
Bir kuralı değiştirmeden önce, “neden” sorusuna net cevap verin. Rastgele ekleme yapmak, düzeni değil, kaosu getirir.
Zamanla Kazanılan Şey: Güven
Teknik analiz sabır ister. Çünkü sonuçlar hemen görünmez. İlk haftalarda çizgiler karmaşık gelir, göstergeler kararsız görünür. Fakat birkaç ay sonra, fiyatın hareketleriyle neredeyse “konuşur” hale gelirsiniz. Bu da bir tür sessiz güven yaratır.
Bu güveni büyütmenin yolu, sürekli pratik yapmaktan geçer. İşlem açmasanız bile grafik izleyin, not alın, varsayım kurun. Her gün küçük bir ilerleme, bir yıl sonunda büyük fark yaratır.
Ve en önemlisi: kayıplardan korkmayın. Onlar, sistemin doğal parçasıdır. Önemli olan, her kaybın nedenini anlayabilmektir. Çünkü anlamadığınız kayıp sizi aynı tuzağa ikinci kez düşürür.
Sonuç: Bilgi + Disiplin = Dayanıklılık
Artık tablo net: teknik analiz, çizgilerle değil, alışkanlıklarla çalışır. Dolar teknik yorum yalnızca fiyat okumak değil, düşünme biçimidir. Bir yanda sabır, diğer yanda plan; işte bu iki sütun, sürdürülebilir başarının temelidir.
USD/TRY gibi hareketli bir paritede hata payı her zaman vardır; ancak sistemli yaklaşım, bu payı yönetilebilir seviyede tutar. Bir yatırımcı olarak hedefiniz mükemmel olmak değil, istikrarlı olmaktır.
Günün sonunda, TIOmarkets’ın MT4 yatırım platformu veya Yatırım Ücretlerine Genel Bakış sayfalarından yatırımkoşullarını inceleyip stratejinizi test edebilirsiniz. Ancak hangi aracı kullanırsanız kullanın, asıl sermayeniz bilginizdir.
Son cümleyle kapatalım: Teknik analiz, bir alışkanlıktır; öğrenilmez, yaşanır. Ve yaşayan bir sistemin içinde, Teknik Dolar Yorumu yalnızca bir yöntem değil — bir farkındalıktır.

Risk feragatnamesi: CFD'ler karmaşık enstrümanlar olup, kaldıraçtan dolayı hızla para kaybedilmesi gibi yüksek seviyede risk söz konusudur. CFD'lerin işleyişini ve para kaybetme riskini alma hususunu anlayıp anlamadığınızı gözden geçirmelisiniz. Kesinlikle kaybetmeyi göze alamadığınızdan fazla para yatırmayın. Profesyonel müşterilerin karşı karşıya kaldığı kayıplar, yatırılan parayı aşabilir. Lütfen risk uyarısı politikamızı okuyun ve tam olarak anlamadığınız hususlar varsa, bağımsız profesyonel tavsiye alın. Bu bilgiler, ABD ve OFAC (Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisi) dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla, belirli ülkelerde/bölgelerde ikâmet edenlere gönderilmek veya bu kişilerce kullanıma yönelik değildir ve bu amaç doğrultusunda hazırlanmamıştır. Şirket, yukarıda belirtilen ülke listesini kendi takdirine bağlı olarak değiştirme hakkını saklı tutar.
Join us on social media

Ahmet Demir, mühendislik geçmişini küresel piyasalara ve yatırıma olan derin ilgisiyle birleştiriyor. Problem çözme ve veri analiziyle olan ilgisi, onu ticaret dünyasını keşfetmeye doğal olarak yönlendirdi ve burada son beş yılını pratik stratejiler ve içgörüler geliştirerek geçirdi. Yazıları aracılığıyla, Ahmet karmaşık finansal fikirleri açık ve uygulanabilir bilgilere dönüştürmeyi amaçlıyor. Misyonu, diğerlerini ticarete güvenle ve bilinçli bir zihniyetle yaklaşmaya ilham vermektir.
Related Posts





